makalelerim

ALIN TERİMİZ

ALIN TERİMİZ
 

Biz çalışanların ne partisi,ne siyasi kimliği vardır.Tek derdimiz evimize aş götürme istek ve arzusudur.Ay sonunda bankoma tın önüne heyecanla gider,maaşımızı Allah bereket versin diyerek çekeriz.İşte bu bizim alın terimizin karşılığıdır.

Hiçbir çalışan ciddi anlamda art niyet ve insanlık dışı bir ruh halinde değilse çalıştığı kuruma,

Ekmek teknesine pislemez.Kafasında hinlik yoksa işini yapar.Ekmeğine sahip çıkar.

Motor ustam otobüsün altına girdiğinde politika değildir düşüncesi.Motoru indirip arızayı tamir edip,aracı servise çıkarma ve çıkarmanın hesabını yapar.Kata gülle düşünmez işçim benim.

Kanalda çalışan arkadaşımın parmak uçları sızlar,burnu donmuştur soğuk.tan da yine de işimi

yapayım kurumum zarar etmesin,evimin ekmek teknesi ayakta kalsının hesabını yapar.Ne usta başının,ne de amirin fevri davranışları işçi arkadaşımın işe sadakatini değiştirmez.

 

İşçi arkadaşımın yemekhanesinde öyle şaşalı yemek ve sebzeler bulunmaz.İşçi arkadaşım sıcak ve açlığını bastıracak yemek yemek ister sadece..Yönetici sıcacık odasında otururken,benim çalışanım soğuk-sıcak demeden var gücü ile çalışır.Şoför arkadaşım sabahın 4’ünde sokakta

Sadece kedi-köpeğin dolaştığı bu vakitte işine gitme telaşındadır.Çünkü o garaja girecek,otobüsünü alacak ve istanbul’un yükünü çekecektir.(diğer illerde ki şoför arkadaşlar içinde aynı şeyler geçerlidir.)

İşveren olarak sen yatağında en derin rüyalar aleminde yüzerken çalışanın senin kurumunu,fabrikanı ayakta tutma telaşında olduğunu aklından hiç çıkarma.İşçine ne kadar yatırım yaparsan ve ne kadar işçini kalkındırırsan bil ki işçinde bir değil beş kişilik emek harcayacaktır.

 

Emekçiyiz,halkçıyız diyenler çalışanın haklarını savunuyorum deseler de maalesef bu hak arıyoruz ve savunuyoruz kelimesinin içini doldurmaya yetmemiştir.1978.li yıllarda elde edilen işçi hakları,üzülerek görüyoruz  ki kırpa kırpa günümüze  kadar güdük şekilde gelmiştir.Şuan var olup haklarınız işte bakın şunlar denilen maddeler her adam gibi adam,insan gibi insan

Olan işverenin vermesi gereken özlük haklarıdır.Değil mi sevgili arkadaşlar.?çalışma süreleri,

Mesai durumları,hastalık,günün şartlarında maaş düzenlemesi vb.konuları işveren sağlamak zorunda değil mi? Yapmıyor,sağlamıyorsa anayasal hükümet bunu sağlamak zorunda değil mi?

 

Tarih sahnesinden nice insanlar geldi geçti.İnsanlık yeni mi meydana geliyor?Bizim vahşi gördüğümüz çağlarda da medeni diyebileceğimiz insanlar vardı.Avrupanın göbeğinde lağım suyu akarken caddelerden,diğer taraftan da filozoflar ve bilim adamları da çıkıyordu.

Bedevilerin olduğu,kız çocukların diri diri toprağa gömüldüğü zamanda da bilim adamları,filozoflar,düşünürler vardı.Medeni her çağda olduğu gibi vahşet te vardı.Bosna da Irakta ve daha bir çok yerde vahşeti ve insanlık dışı olayları günümüzde de yaşamıyor muyuz.Anadolu toprağı hep vardı.tekrar keşfetmeye gerek var mı?

 

Bunları neden belirttim,ne alaka diyebilirsiniz diye geçmişe bir parça dönmek zorunda idim.

O zamanlarda insan haklarını savunanlar,çalışanların haklarını savunanlar vardı.Evet bunlar vardı ve köle diye adlandırılıp tarihe giren kölelik kavramı da vardı.Değişen ne var günümüz

de sadece sahne dekoru Yöntem değişti.Daha resmi,daha sistematik oldu.konu uzun burada yaz yaz bitmez.İşçi haklarını savunmak öncelik ücretleri iyileştirmekle olur doğru.Bu mudur hak savunmak,çalışanı yükseltmek,hayır.Sen yöneticisin mercedese biniyorsan üyende tofaşa binebilmeli.Sen villa tarzı daire de oturuyorsan üyenin de bir dairesi olabilmeli.Üyesinin eğitim ve kültür seviyesini yükseltemeyen bir anlayış,emek ve hak şarlatanlığı yapmaktan öteye gitmez.Bilinçli ve ne istediğini bilen sendika ve işçi ancak başarıyı-mücadeleyi kazanabilir.Yukardan değil,zemine inip röntgeni çekecek,olmadı neşter vuracak.Alın terimiz bizim emeğimiz için.Sizin alın teriniz ise üyelerinizi kalkındırmak ve yüceltmek için olmalı.SAYGILARIMLA.


Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol